Enerji sektöründe faaliyet gösteren Polat Enerji, küresel enerji depolama teknolojilerinde önde gelen şirketlerden Rolls-Royce ile önemli bir anlaşma yaptı. Sektör temsilcileri tarafından yakından takip edilen bu iş birliği çerçevesinde, Göktepe Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) bünyesinde 132 megavatsaat kapasiteli batarya enerji depolama sisteminin kurulması planlanıyor. Bahsi geçen projeyle, rüzgar enerjisinin daha verimli değerlendirilebilmesi ve şebeke kararlılığının artırılması hedefleniyor. Böylece yenilenebilir enerjinin sağladığı avantajlar daha iyi kullanılacak ve şebekeye istikrarlı bir katkı sağlanmış olacak. Kurulacak sistemin, gelecekte diğer projelere de örnek teşkil etmesi bekleniyor. Özellikle Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedefleri doğrultusunda atılan adımların dünya standartlarındaki teknolojilerle birleşmesi önem taşıyor.
Bu anlaşma sayesinde, rüzgar enerjisi üretim süreçleri ve kapasite artışları daha etkin bir yapıya kavuşacak. Mevcut depolama teknolojileriyle entegre edilerek devreye alınacak sistemde, kapasite kullanımını optimize etmek ve olası dalgalanmaları önlemek amaçlanıyor. Enerji kaynaklarının verimli yönetimi, sadece ülke ekonomisine katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda çevre dostu politikaların geliştirilmesinde de kritik rol oynuyor. Rüzgar potansiyeli açısından önemli noktalardan biri olan Göktepe Rüzgar Enerjisi Santrali (RES), bu yatırımla birlikte enerji arz güvenliğinin yanı sıra uzun vadede sürdürülebilir büyümeyi de destekleyecek nitelikte bir projeye dönüşecek.
Konuya ilişkin görüşleri paylaşılan Polat Enerji Yönetim Kurulu Üyesi Neşet Özgür Cireli, şirketin çevresel sürdürülebilirlik ve doğal kaynakların korunması odaklı çalışmalarına vurgu yaptı. Cireli, “Bugüne kadar özellikle Türkiye’nin rüzgar potansiyelini değerlendirerek, önemli yatırımlara imza attık. Geçtiğimiz süreçte, ilk RES’imiz Soma RES, 2009’da faaliyete geçti ve zamanla büyüyerek Türkiye’nin en büyük RES’i haline geldi. Bununla birlikte, diğer santrallerimiz de başarıyla devreye alındı. Tüm bu yatırımlar sayesinde, yılda yaklaşık 1,7 milyar kilovatsaat elektrik üreterek, yaklaşık 50 milyon ağaç dikimine eşdeğer bir sera gazı emisyonu azaltımına katkı sağlıyoruz. Bu üretim, ortalama 610 bin kişinin elektrik enerjisi tüketimini karşılıyor.” ifadeleriyle şirketin yenilenebilir enerji alanındaki performansını değerlendirdi. Ayrıca, Polat Enerji’nin yeni yatırım adımına ilişkin “Bu anlamda, Rolls-Royce ile Türkiye’nin en büyük batarya enerji depolama sistemi tedarik anlaşmasını imzalamaktan son derece gururluyuz. Projemiz, yalnızca bugünün enerji ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda geleceğin enerji dönüşümüne de yön verecek.” sözleriyle projeye olan inancını dile getirdi.
Diğer yandan, Rolls-Royce Sürdürülebilir Güç Çözümleri Başkanı Andreas Görtz, şirketin teknoloji ve sürdürülebilirlik odağına dikkat çekerek, “Stratejik odak alanlarımız arasında yer alan batarya çözümlerimiz, dünya çapında enerji tedarikini sürdürülebilir ve güvenilir bir şekilde destekliyor.” ifadesini kullandı. Büyük ölçekli batarya enerji depolama sistemlerinin şebeke dengesi için taşıdığı önemi vurgulayan Görtz, projeye uyarlanacak teknolojik altyapının rüzgar kaynaklarının daha geniş ve istikrarlı bir kullanımını hedeflediğini aktardı. Yapılan iş birliği, yerli ve yabancı yatırımcılar nezdinde de yakından takip ediliyor.
Rolls-Royce Solutions Türkiye Üst Yöneticisi Ali Güzel ise “Rolls-Royce olarak, bu en büyük batarya enerji depolama sistemi projesi ile Türkiye’nin enerji dönüşüm sürecine katkıda bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu proje sadece enerji depolama teknolojilerinde bir kilometre taşı olmakla kalmayacak, aynı zamanda daha sürdürülebilir ve güvenli bir enerji altyapısı oluşturma yolunda önemli bir adım olacaktır.” şeklinde konuştu. Bu açıklama, şirketin Türkiye pazarında uzun vadeli bir vizyona sahip olduğunu ve alternatif enerji yatırımlarını yakından izlediğini gösteriyor. Proje hayata geçtiğinde, rüzgar tabanlı elektrik üretiminin dalgalanmalara karşı güçlendirilmesi ve enerji sektöründe kullanılan teknolojilerin yerli uygulamalarla entegre edilmesi bekleniyor. Böylece, ülke genelinde yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve sürdürülebilirlik hedefleri açısından ileriye dönük olumlu çıktılar öngörülüyor.