Türkiye’de ikamet izni alan yabancı sayısında 2023 yılında kaydedilen düşüş, sadece bir istatistik değil, aynı zamanda ülkenin küresel çekim gücünün bir yansımasıdır. Göç İdaresi Başkanlığı’nın açıkladığı verilere göre, ikamet izni ile Türkiye’de bulunan yabancıların sayısı 2023 itibarıyla bir önceki yıla göre 247 bin kişi azalarak 1 milyon 107 bin 32’ye düştü. Bu düşüş, önceki yıllarda pandemi gibi etkenlere rağmen kaydedilmemişti.
2011 yılına kadar ortalama 200 bin civarında seyreden ikamet izni sahipleri, Suriye iç savaşı ve sonrasındaki olaylarla birlikte artmaya başladı. 2019 yılında ilk kez 1 milyon sınırını aşarak 1 milyon 101 bin kişiye ulaşan yabancı izinliler, Türkiye’nin sunduğu olanaklar ve çekiciliği ile büyük bir ilgi gördü.
Ancak, 2023 yılında kaydedilen düşüş, birçok faktörün bir araya gelmesiyle açıklanabilir. Pandemi döneminde Türkiye’yi terk eden yabancıların sayısı 214 bin iken, 2023’te bu rakamın 250 bin’e yükselmesi dikkat çekici. Bu durum, ülkede yaşanan değişimleri ve küresel olayların etkilerini gösteriyor. Satılarda 2023 yılında azalma görülse de vatandaşlara göre bu etki hiç de azalmış değil. Anketlerde en önemli sorunlardan biri olarak hala mülteciler ve kaçak göçmenler konusu en önemli problemlerden biri olarak çıkıyor.
Yıl | İkamet İzni Alan Yabancı Sayısı |
---|---|
2022 | 1,354,094 |
2023 | 1,107,032 |
Yabancı izni sahiplerinin yoğun olduğu 2023 verilerinde, Türkiye’nin sunduğu imkanlar ve yaşam kalitesinin hala çekici olduğunu görmek mümkün. Özellikle pandeminin etkisiyle geçici olarak ayrılan yabancıların bir kısmının geri dönmediği düşünüldüğünde, Türkiye’nin bu alandaki çekim gücü gözler önüne seriliyor.
Özellikle 2019 yılından bu yana sürekli artan ikamet izni sahipleri, ülkenin kapsamlı hizmetleri, güvenli yaşam ortamı ve kültürel zenginlikleri ile bağdaştırılabilecek bir durum. Türkiye’nin, sadece ikamet izni alanları değil, aynı zamanda onların ülkede var olmalarını ve katkı sağlamalarını teşvik eden bir politika izlediği açıktır.
2023’te yaşanan düşüş, yabancı izni sahiplerinin sayısındaki bir azalıştan çok, Türkiye’nin sürekli gelişen çekim gücünü ve kültürel çeşitliliğini vurgulayan önemli bir dönemeçtir. Türkiye, sadece coğrafi konumu değil, aynı zamanda sunduğu yaşam kalitesi ve fırsatlarla da uluslararası bir çekim merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam ediyor.