Standard Bots Inc., üretim ve lojistik sektörleri için robotik kollar geliştiren bir girişim olarak, teknolojisini geliştirmek amacıyla 63 milyon dolar tutarında yeni bir fon sağladı. Şirket, bu fonlamayı Seri B turunda gerçekleştirdiğini açıkladı. General Catalyst bu yatırım turuna öncülük etti. Ayrıca, Amazon Industrial Innovation Fund, Samsung Next ve birkaç mevcut yatırımcı da katılım sağladı.
Standard Bots’un amiral gemisi ürünü olan RO1, 37.000 dolar değerinde bir robotik kol. Bu robot, yaklaşık 18 kilogram ağırlık kaldırabiliyor ve dört feet (yaklaşık 1,2 metre) mesafeye ulaşabiliyor. RO1, taşınabilir bir tabana sahip olup, bu sayede robotu fabrika zeminine gömerek kurulum maliyetlerini azaltma ihtiyacını ortadan kaldırıyor.
RO1, dahili bir grafik işlem birimi ile birlikte geliyor. Bu çip, robotun beklenmedik zorluklar karşısında görevleri tamamlamasını sağlayan yapay zeka modellerini çalıştırıyor. Algoritmalar, robot kolunun önünde olabilecek nesneler etrafında manevra yapmasını ve üretim hattındaki değişikliklere uyum sağlamasını sağlıyor.
RO1’ün yerleşik yapay zekası, sisteme yeni görevlerin öğretilmesi sürecini de kolaylaştırıyor. Tarihsel olarak, bir robotik kolu yeni bir üretim iş akışını otomatikleştirmek için yapılandırmak haftalar veya aylar süren manuel kodlama gerektiriyordu. RO1, Standard Bots‘un iddiasına göre, yapılandırma değişikliklerinin süresini ve maliyetini azaltan bir kodsuz arayüz üzerinden programlanabiliyor.
Robot ayrıca gösterim yoluyla öğrenme yeteneğine sahip. Çalışanlar, iki bileşeni kaynak yapmak gibi belirli bir görevi RO1’in yerleşik kamerasının önünde gerçekleştirerek, robotun bu iş akışını otomatik olarak öğrenmesini sağlayabilir. Daha geleneksel bir şekilde programlamak isteyen müşteriler için Standard Bots, özel kodlara bağlanabilecek uygulama programlama arayüzleri de sunuyor.
Standard Bots kurucu ortağı ve CEO’su Evan Beard, “Tarihsel olarak, robotik projeler için bir PhD ekibi, yıllarca araştırma ve derin cepler gerekiyordu — ve tüm bunlara rağmen kullanım alanları sıklıkla sınırlıydı” diyerek, şirketlerinin “ileri, uyarlanabilir robotları herkes için erişilebilir kılma” misyonunda olduğunu belirtti.
Şirket, RO1’in kaynak yapma, zımparalama ve cilalama gibi yaygın üretim görevlerini yerine getirebileceğini söylüyor. Ayrıca, plastik ve metal parçaların yapılmasında yaygın olarak kullanılan CNC makinelerine ham madde besleyebilir. Kalite standartlarının karşılandığından emin olmak için, bir şirket yeni üretilen parçaları denetlemek ve hatalı bulunan parçaları üretim hattından çıkarmak üzere RO1 robotlarını yapılandırabilir.
Standard Bots, sistemlerinin üretim sektörü dışında da kullanım alanlarına sahip olduğunu belirtiyor. Örneğin, bir lojistik şirketi, ürünleri otomatik olarak paketlemek için bir RO1 robotu filosu kullanabilir. Sistemler ayrıca malları paletlere yükleyebilir.
Standard Bots, yeni sermayesini yeni nesil robot kollar geliştirmek için kullanacak. Şirket, bu makinelerin “yeni boyutlarda” olacağını belirtti, bu da RO1’in desteklemediği görevleri yerine getirebileceklerini gösteriyor.
Standard Bots ayrıca robotlarını güçlendiren yazılımı geliştirmeyi planlıyor. Bu çabanın bir parçası olarak, müşteriler için robotik yetenekleri artırmak üzere tasarlanmış yeni bir yapay zeka modeli eğitiyor ve bu model, Transformer sinir ağı mimarisini kullanıyor. Transformer mimarisi, OpenAI‘ın GPT-4 gibi en gelişmiş büyük dil modellerinin çoğunun temelini oluşturuyor.