Erdemoğlu Holding bünyesinde faaliyet gösteren ve Türkiye’nin önde gelen firmalarından SASA Polyester Sanayi A.Ş, yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor. Sabancı Holding‘den satın alınmasının ardından elde edilen başarılar ve gerçekleştirilen yatırımlar, sektörde dikkat çeken bir gelişme olarak öne çıkıyor. Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve SASA Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Şeker, şirketin geldiği noktayı ve gelecek planlarını memohaber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Taşçı ile paylaştı.
SASA, gerçekleştirdiği yatırımlarla, Türkiye‘nin polyester ham maddesi ihtiyacını yerli üretimle karşılayacak bir konuma ulaşmayı hedefliyor. Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi sıralamasında her yıl daha üst sıralara tırmanan firma, GES ve RES projeleriyle de adından söz ettiriyor. Gaziantep ve Adana’da yürütülen yatırımlar, bu şehirler başta olmak üzere, ülkenin cari açığının kapatılmasına büyük katkılar sunuyor.
Dr. Şeker, SASA’nın Erdemoğlu Holding’e katılmasıyla üretim kapasitesinin 4 kat arttığını belirterek, Türkiye‘de bu ölçekte bir yatırımın yanı sıra Avrupa, Rusya ve Kuzey Afrika‘da benzeri olmadığını vurguladı. SASA, şu anda Polipropilen, Polietilen, PVC, Akrilonitril, Stiren gibi önemli petrokimya ürünlerini yerli olarak üretecek kapasiteye sahip.

Yapılan açıklamaya göre, SASA‘nın Adana ve Gaziantep’te gerçekleştirdiği yatırımlar, 14.000 kişiye istihdam sağlıyor. PTA Tesisi ile polyesterin ham maddesi olan PTA’yı artık ithal etmek yerine yerli üretimle karşılayacaklarını ifade eden Dr. Şeker, bu sayede yıllık yaklaşık 1 milyar dolar ödenen ithalat bedelini tasarruf etmiş olacaklarını belirtti.
SASA‘nın borsada da değerli bir yatırım aracı olduğunu belirten Dr. Şeker, yatırımcılara uzun vadeli düşünmeleri tavsiyesinde bulunuyor. SASA hisselerinin son 8 yılda 1’e 200’den fazla arttığını dile getiren Şeker, bu başarının yatırımcıların sabrı ve uzun vadeli düşüncesi sayesinde mümkün olduğunu vurguluyor.
Öte yandan, Adana Yumurtalık’ta Türkiye’nin en büyük petrokimya tesisini kurmayı planlayan SASA, bu yatırım ile ülkenin petrokimya alanındaki dışa bağımlılığını azaltmayı hedefliyor. Dr. Şeker, Yumurtalık’taki yatırımın yaklaşık 10 yıl süreceğini ve Türkiye‘nin cari açığına 5 milyar dolar katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtiyor.
Bu büyük projelerin yanı sıra, SASA‘nın geri dönüşüm ve yenilenebilir enerji alanındaki yatırımları da dikkat çekiyor. Gaziantep‘te halı ipliği tesislerinde gerçekleştirilen çalışmalar ve Merinos fabrikası içerisinde başlatılan şişe cipsi üretim tesisinin inşaatı, şirketin sürdürülebilir ve çevre dostu üretim anlayışını ön plana çıkarıyor. Bu yatırımların toplam değeri, 240 milyon doların üzerinde olup, 2025 yılının ilk çeyreğinde faaliyete geçmesi bekleniyor. SASA, bu tesislerle günlük yaklaşık 900 ton şişe cipsi ve tekstil cipsi üretim kapasitesine sahip olacak, bu da Gaziantep‘teki en büyük yatırım olma özelliğini taşıyor.

Dr. Mehmet Şeker, SASA‘daki iş temposunun yoğunluğundan ve gün boyu yapılan planlamalardan bahsederek, şirketin üretim ve sevkiyat işlemlerini sorunsuz bir şekilde yürütmek için gösterdiği çabaları anlatıyor. Süveyş Kanalı‘nda yaşanan problemler gibi lojistik zorluklara rağmen, Türkiye‘nin ihtiyaç duyduğu ürünleri zamanında sağlama konusundaki kararlılıklarını vurguluyor. Pandemi döneminde bile 3 vardiyalı çalışma sistemini sürdürerek, Türkiye‘nin ihtiyacı olan tüm ürünleri üretip ulaştırdıklarını belirtiyor.
Sektörün gelişimine dair değerlendirmelerde bulunan Dr. Şeker, polyesterin tekstil ürünlerinde pamuğun yerini aldığını ve dünyada giderek daha fazla kullanıldığını ifade ediyor. Polyesterin geri dönüşüm özelliği sayesinde doğaya zarar vermediğini ve önümüzdeki yıllarda da dünyanın en önemli stratejik maddesi olmaya devam edeceğini belirtiyor.
SASA‘nın yaptığı ve planladığı yatırımlar, Türkiye‘nin polyester sektöründeki bağımsızlığını güçlendirirken, aynı zamanda ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlamaya devam ediyor. Şirketin sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerjiye yaptığı yatırımlar, çevresel etkinin azaltılması ve kaynakların daha verimli kullanılması yönünde önemli adımlar olarak görülüyor. Bu yatırımların yanı sıra, SASA‘nın ihracat kapasitesini artırma hedefi, Türkiye‘nin dış ticaret dengesine olumlu etkiler yapacak ve ülkenin cari açığının azaltılmasına katkı sağlayacak. SASA, sektördeki lider konumunu pekiştirerek, hem Türkiye ekonomisine hem de küresel polyester pazarına yön vermeye devam edecek gibi görünüyor.