Sabancı Holding, organizasyonel yapısında önemli değişikliklere giderek stratejik önceliklerini yeniden tanımladı. Kamuyu Aydınlatma Platformu‘na (KAP) yapılan açıklama ile duyurulan bu değişiklikler, şirketin ana iş kollarını büyütme ve yeni büyüme platformlarına yatırım yapma odağını güçlendirmeyi hedefliyor.
“Sabancı Holding olarak stratejik önceliklerimiz doğrultusunda, ana işlerimizin büyütülmesi ve yeni büyüme platformlarına yatırım odağımızı güçlendirmek amacıyla yapılan organizasyonel gözden geçirme neticesinde; malzeme teknolojileri alanındaki odağımızı ve mobilite çözümlerindeki liderlik konumumuzu daha da güçlendirmek amacıyla, Yapı Malzemeleri ve Sanayi stratejik iş kollarının, Malzeme Teknolojileri ve Mobilite Çözümleri olarak yapılandırılmasına karar verilmiştir.” ifadeleriyle duyurulan yeniden yapılanma, şirketin gelecekteki yönünü ve stratejilerini belirgin bir şekilde ortaya koyuyor.
Bu kapsamlı yapısal değişiklikle birlikte, Burak Orhun ve Cevdet Alemdar gibi sektörün önde gelen yöneticileri, 19 Nisan 2024 tarihinden itibaren yeni görevlerine başlayacak. Orhun, Malzeme Teknolojileri Grup Başkanı olarak, Alemdar ise Mobilite Çözümleri Grup Başkanı olarak atanarak, Sabancı Holding‘in bu yeni dönemdeki büyüme ve liderlik hedeflerine ulaşmasında kritik roller üstlenecekler. Açıklamada, “Yapılan atamalar ile birlikte, Akçansa, Çimsa ve Kordsa şirketlerimiz faaliyetlerini Malzeme Teknolojileri Grup Başkanlığı bünyesinde; Brisa, Temsa Ulaşım ve Temsa Motorlu Araçlar şirketlerimiz ise faaliyetlerini Mobilite Çözümleri Grup Başkanlığı bünyesinde sürdürecektir.” denilerek, şirket bünyesindeki bazı önemli markaların bu yeni yapı içerisinde nasıl konumlandırılacağına dair detaylar verildi.
Bu stratejik yeniden yapılanmanın, Sabancı Holding için yeni bir başlangıç anlamına geldiği ve şirketin, malzeme teknolojileri ile mobilite çözümleri alanlarında global liderlik iddiasını daha da güçlendireceği öngörülüyor. Sabancı Holding‘in bu yenilikçi adımı, hem mevcut iş kollarının büyümesine katkı sağlayacak hem de gelecekteki potansiyel yatırım alanlarına odaklanarak şirketin sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacak. Bu değişiklikler, aynı zamanda, şirketin sektördeki yenilik ve liderlik konumunu daha da pekiştirecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.