Yapay zekanın kullanım alanlarının her geçen gün genişlediği günümüzde, Avrupa Parlamentosu‘nun Mart ayında dünyada bir ilki gerçekleştirerek yapay zeka kullanımına ilişkin kuralları içeren Avrupa Yapay Zeka Yasasını onaylaması, diğer ülkeler için de önemli bir adımın habercisi oldu. Bu gelişme sonrasında gözler Türkiye‘ye çevrildi. BAU Hukuk Fakültesinden Prof. Dr. Ahmet Yayla, Türkiye‘de yapay zekaya dair yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Yapay zeka teknolojisinin finanstan sanata, eğitimden güvenliğe kadar pek çok alanda kendini gösterdiği ve dünyayı değiştiren bir güç haline geldiği bir dönemdeyiz. Bu alandaki ilk yasal düzenlemeyi Avrupa Birliği yaparak bir öncü rol üstlendi. Türkiye‘de ise bu konuda henüz somut bir adım atılmadı. Bahçeşehir (BAU) Üniversitesi İdari Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yayla, yapay zekanın gelecekte hukuk alanında daha etkin kullanılacağını ve davalarda önemli bir yer tutacağını belirtirken, tüm bu gelişmelere rağmen nihai kararın insan tarafından verileceğine dikkat çekti. Yayla, konunun 16-17 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek Future AI Summit ’24‘te de ele alınacağını ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi başta olmak üzere, kamu kurumları ve üniversiteler yapay zekanın hukuki statüsü üzerine çalışmalar yürütüyor. Ancak Prof. Dr. Ahmet Yayla, Türkiye‘de düzenleme konusunda henüz yeterli ve somut bir adım atılmadığını belirtti. Yayla, yapay zeka sistemlerinin büyük miktarda veriye dayanarak hukuki sonuçlar doğurabilecek kararlar alabildiğini ve bu kararların temel hak ve hürriyetleri ilgilendirebileceğini vurguladı. Bu sebeple, bir yapay zeka yasasına ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.

Avrupa Birliği‘nin (AB) uzun bir çalışma sonucunda yapay zeka kullanımına yönelik yasal bir düzenleme yaparak bilinçaltı mesajlar vererek kişileri manipüle eden yapay zeka sistemlerini tamamen yasakladığını belirten Yayla, Türkiye‘de yapılacak düzenleme için bu çalışmanın bir kılavuz olabileceğini söyledi. Yapay zekanın öğrenme aşamasına ilişkin etkin denetim sağlayacak hükümlerin mutlaka kanunda yer alması gerektiğine dikkat çeken Yayla, geçmişteki verilerin denetimsiz şekilde bir yapay zeka sistemine aktarılmasının cinsiyetçi ya da ırkçı kararlar doğurabileceğini ifade etti.
Prof. Dr. Ahmet Yayla, “Basit uyuşmazlıklar haricinde gerçek kişi olan yargıç ve diğer hukukçuların içinde olmadığı bir yargılama faaliyeti düşünülemez” diyerek, yargılamada yapay zeka sistemlerinin araç olarak kullanılabileceğini belirtti. Amerika Birleşik Devletleri‘nde hükümlülerin tekrar suç işleme ihtimaline ilişkin değerlendirmede yapay zeka sistemlerinden yararlanıldığını örnek gösterdi.
Yapay zekanın kısa, orta ve uzun vadede yargıda daha yaygın kullanılacağını ifade eden Yayla, son sözü insanın söyleyeceği bir sistem vurgusunu yaptı. Davaların hızlı sonuçlanmasında yapay zekanın önemli bir katkı sağlayacağını belirten Prof. Dr. Ahmet Yayla, yapay zeka ve hukuk konusunun Bahçeşehir Üniversitesi‘nin ev sahipliği yapacağı Future AI Summit ’24‘te ele alınacağını belirtti. Zirvede, yapay zekanın tarım, eğitim, sağlık, finans, pazarlama gibi pek çok alandaki kullanımı ve gelecekteki rolü tartışılacak. Microsoft, İntel, Huawei, Arçelik gibi 50’den fazla firmanın katılacağı etkinlik, yapay zekanın geleceğine dair önemli ipuçları sunacak.