Dijital dönüşümün hız kesmeden devam ettiği bu dönemde, Netflix gibi streaming devleri, sektördeki hakimiyetlerini korumak için yenilikçi stratejiler geliştirmeye devam ediyor. Visual Capitalist sitesinde yayımlanan bir infografiye göre ve FlixPatrol verilerine dayanarak, Netflix tüm dünyada en çok aboneye sahip platform olma unvanını koruyor. 2023 sonu itibarıyla, 260 milyonun üzerinde insanın Netflix hesabı bulunuyor. Bu etkileyici rakam, Netflix‘in streaming piyasasında neden lider olarak kabul edildiğinin bir göstergesi.
Netflix‘in bu başarısının arkasında, piyasadaki diğer rakiplerine göre daha erken bir zamanda streaming hizmeti sunmaya başlaması yatıyor. Avrupa’ya ilk giriş yaptığında, Netflix benzer bir hizmet sunan tek büyük firma olarak ön plana çıkıyordu. Disney gibi devler kendi platformlarını piyasaya sürmeden önce, Netflix üzerinden Marvel, Star Wars ve Disney animasyon filmleri gibi popüler içeriklere erişim mümkündü. Ancak zamanla artan rekabet ve program haklarının yüksek maliyetleri nedeniyle, Netflix kendi orijinal içeriklerini üretmeye yönelik ciddi bir yatırım yapma kararı aldı. “Orijinal Netflix” içerikleri, tüm dünya çapında ekstra bir maliyet gerektirmeden yayınlanabilmesi sayesinde platforma büyük bir avantaj sağladı.
Yapılan son açıklamalara göre, Netflix 2023 yılında, şirket tarihinde bir ilk olarak, üretim bütçesinin yarısından fazlasını uluslararası içeriklere ayıracak. Toplam 15,4 milyar dolarlık bir bütçenin 7,9 milyar dolarını uluslararası projelere tahsis etmesi bekleniyor. Bu strateji, Netflix‘in Amerika merkezli olmayan bir içerik yelpazesine odaklanmasını gösteriyor. Önümüzdeki beş yıl içinde, Netflix‘in Kuzey Amerika’daki harcamalarını %20 oranında azaltması, buna karşılık Avrupa’da %6 ve Latin Amerika’da %19 oranında artırması bekleniyor.
Bu stratejik hamlenin arkasında birçok neden yatıyor. Örneğin, Fransa gibi bazı ülkeler, Netflix gibi platformların her yıl yerel filmlere ve dizilere yatırım yapmasını yasal olarak zorunlu kılıyor. Bunun yanı sıra, bazı ülkelerde üretim yapmanın maliyeti, Amerika Birleşik Devletleri‘ne kıyasla daha düşük olabiliyor. Bu durum, maliyet etkinliği açısından Netflix için oldukça cazip bir fırsat sunuyor. Netflix‘in Avrupa ve Asya‘dan gelen Arcane, Lupin, Dark, La Casa de Papel ve Squid Game gibi uluslararası başarılar elde eden yapım ve dizileri, bu stratejinin ne kadar başarılı olduğunu kanıtlar nitelikte.
Netflix‘in küresel streaming pazarındaki liderliğini sürdürme stratejisi, sürekli evrilen bir yaklaşım sergiliyor. Netflix‘in içerik çeşitliliği ve uluslararası yapımlara yaptığı yatırımlar, onu diğer rakiplerinden ayırarak global bir izleyici kitlesi kazanmasını sağlıyor. Bu strateji, hem yasal zorunluluklara uyum sağlıyor hem de maliyet açısından avantajlar sunarak Netflix‘in sektördeki lider konumunu korumasına ve hatta güçlendirmesine yardımcı oluyor.