Automattic CEO’su ve WordPress’in kurucularından Matt Mullenweg, son dönemde artan eleştirilere rağmen görevinden ayrılmayı düşünmediğini açıkladı. Özellikle WP Engine ile yaşadığı hukuki ve sektörel mücadelelerin ardından istifa çağrıları artarken, Mullenweg yalnızca kalmayı değil, gelecekte liderlik devrinin nasıl olacağına dair planlarını da paylaştı.
Katıldığı bir podcast yayınında konuşan Mullenweg, yönetimi devretme konusunda net bir duruş sergileyerek, Automattic ve WordPress’i bir komiteye değil, liderlik rolünü üstlenebilecek yeni bir CEO’ya bırakmayı düşündüğünü belirtti. “Eğer ya da ne zaman gidersem, komiteye bırakmak istemiyorum,” diyerek sürecin tek bir kişi tarafından yönetilmesi gerektiğini vurguladı. Onun için en önemli kriter, yeni ismin WordPress ekosistemine uygun bir liderlik anlayışına sahip olması.
Bu açıklamalar, Matt Mullenweg’in açık kaynak dünyasındaki rolünü nasıl gördüğünü de ortaya koyuyor. Ona göre WordPress, ticari ve topluluk desteğiyle büyüyen bir yapı ve gelecekte de bu dengenin korunması gerekiyor. Automattic’in WordPress’in yaygınlaşmasına önemli katkılar sunduğunu belirten Mullenweg, ücretsiz WordPress.com sürümünün 100 milyondan fazla kişiye platformu tanıttığını ifade etti.
Öte yandan, WP Engine ile yaşanan gerilim ve devam eden hukuki süreç, Mullenweg’in sektör içindeki konumunu daha da tartışmalı hale getirdi. Mullenweg, WP Engine’i WordPress’in açık kaynak yapısından faydalanarak kendi iş modelini oluşturmakla suçluyor ve yeterince katkıda bulunmadığını öne sürüyor. Açık kaynak projelerinin sürdürülebilir olması için sadece kullanıcılara değil, geliştiricilere ve topluluğa da destek verilmesi gerektiğini vurgulayan Mullenweg, Automattic ile WordPress.org arasındaki iş birliğinin bu konuda örnek teşkil ettiğini düşünüyor.
Liderlik anlayışına dair görüşlerini de paylaşan Matt Mullenweg, büyük şirketlerin başarısında yöneticinin çoğunluk hissesiyle kararları etkileyebilmesinin önemli bir faktör olduğunu söyledi. Ona göre, WordPress’in geleceğini şekillendirecek kişi, sadece CEO değil, aynı zamanda platformun “belediye başkanı” gibi, topluluğun beklentilerine cevap verebilen bir yönetici olmalı.
Açık kaynak projelerinin ticari ve topluluk iş birlikleriyle büyüyebileceğine inandığını belirten Mullenweg, bu modelin giderek daha fazla şirket tarafından benimsendiğini belirtti. “Başlangıçta tartışmalı olan açık kaynak veya uzaktan çalışma gibi kavramlar, artık birçok yeni girişimin varsayılan iş modeli haline geldi,” diyerek, bu dönüşümün kendisini heyecanlandırdığını dile getirdi.
Tüm bu gelişmeler, Matt Mullenweg’in liderlikte nasıl bir yol izleyeceğine dair yeni tartışmaların fitilini ateşlemiş durumda. Halefiyet planları, topluluk desteği ve hukuki süreçler bir arada değerlendirildiğinde, WordPress’in gelecekte nasıl bir yön izleyeceği büyük merak konusu olmaya devam ediyor.