Johnson & Johnson (JNJ.N), 42 ABD eyaleti ve Washington, D.C.’yi içeren bir soruşturmayı sonlandırmak amacıyla 700 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Bu soruşturma, şirketin bebek pudrası ve diğer talk bazlı ürünlerinin kanserle ilişkilendirilmesi nedeniyle başlatılmıştı. Uzun yıllar boyunca bu ürünlerin güvenli olduğu iddia edilmiş, ancak satışlar durdurulmuştu. Bu uzlaşma, Johnson & Johnson‘ın tüketicilere talk ürünlerinin güvenli olduğuna dair yanlış bilgi verdiği suçlamalarını çözmektedir.
Johnson & Johnson, eyaletlerle yapılan anlaşmada yanlış bir davranışta bulunduğunu kabul etmedi ve talk ürünlerinin güvenli olduğunu ve kanser yapmadığını iddia etmeye devam etti. Anlaşmayı yöneten eyaletler arasında Florida, Kuzey Karolina ve Teksas bulunuyordu. Ocak ayında bir prensipte anlaşmaya varıldığı duyurulmuştu.
Florida Başsavcısı Ashley Moody, “Bu, tüketici ürün güvenliği için büyük bir ilerlemedir,” ifadelerini kullandı. Johnson & Johnson, halen on binlerce talk davasıyla karşı karşıya ve ayrıca hissedarlarına bu ürünlerin tehlikelerini gizlemekle suçlandığı bir toplu dava da sürmekte.
31 Mart itibarıyla yaklaşık 61.490 kişi, Johnson & Johnson‘a karşı talk davaları açmış durumdaydı. Bu davaların büyük bir kısmı yumurtalık kanseri olan kadınlar tarafından açılmışken, daha az sayıda davacı ise asbestle ilişkilendirilen mezotelyoma türü kansere sahipti. Şirket, geçen yıl talk bazlı bebek pudrasının satışını küresel olarak durdurmuş ve ana bileşen olarak mısır nişastasına geçiş yapmıştı. Ürünlerinde asbest bulunmadığını savunmaya devam etmektedir.
Johnson & Johnson, talk sorumluluklarını içerecek bir yan kuruluşu iflasa sokarak davaları çözmeye iki kez çalışmış, ancak mahkemeler bu girişimleri reddetmiştir. 1 Mayıs’ta şirket, üçüncü bir iflas başvurusu aracılığıyla davaların büyük kısmını çözmek için 6.48 milyar dolarlık bir uzlaşma önerisinde bulundu. Toplam talk sorumluluklarını karşılamak için 11 milyar dolar rezerv ayırmış durumdadır.
Johnson & Johnson dünya çapında dava başkan yardımcısı Erik Haas, “Şirket, talk davalarının kapsamlı ve nihai bir çözümünü sağlamak için birkaç yolu takip etmeye devam ediyor,” ifadelerini kullandı. Haas, “Öngördüğümüz uzlaşı iflas çözümüne katılmak istemeyenlerin iddialarını dava veya uzlaşma yoluyla ele almaya devam edeceğiz,” diye ekledi.
