Henley & Partners, uluslararası yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık alanında dünya lideri olarak, Türkiye’de kaliteli ve sürdürülebilir yabancı kaynak çekme hedefiyle yeni bir girişim başlatıyor. Türkiye‘deki potansiyeli maksimize etmeyi amaçlayan şirket, şeffaflık, etik ve güvenlik süreçlerini uluslararası standartlarda tutarak yatırım çekiciliğini artırmak için çalışıyor.
Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel, “Türkiye’de de yatırım göçü yoluyla kalıcı ve sürdürülebilir doğrudan yabancı yatırımı, uluslararası standartlarda şeffaflık, etik kriterler ve en sıkı güvenlik süreçleriyle cazip hale getirmek için çalışıyoruz” dedi. Şirket, dünya genelinde 70’ten fazla ülke ile sürekli diyalog halinde bulunarak, yatırım göçü programları üzerinden ekonomik katkı sağlama peşinde.
Yatırım göçü programları, uluslararası yatırımcıların çeşitlendirilmiş varlıklar ve çok yönlü yatırım fırsatları arayışında önemli bir araç haline gelmiş durumda. Demirel, “Hızlı ve şeffaf başvuru süreciyle yatırım seçenekleri önemli. Öncelikli olarak işlemler basit tutulmalı” ifadelerini kullandı ve yatırımcılar için en cazip seçeneklerin doğrudan katkı ve yatırım olduğunu belirtti.
Henley & Partners‘ın geçmişte Karadağ, Malta, Grenada ve St Kitts and Nevis gibi ülkelerde yatırım yoluyla vatandaşlık programlarını tasarlayarak büyük başarılar elde ettiği biliniyor. Özellikle St. Kitts ve Nevis ile olan çalışmaları sonucunda 2006 yılında başlatılan ve sonrasında yenilenen yatırım yoluyla vatandaşlık programı, 1 milyar doların üzerinde doğrudan yabancı yatırım değeri sağladı ve ülkenin Avrupa Birliği (AB) ile vize muafiyeti anlaşması müzakerelerine katkıda bulundu.
Malta ise 2013 ile 2019 yılları arasında Henley & Partners tarafından yönetilen Malta Bireysel Yatırımcı Programı sayesinde toplamda 1.3 milyar euro değerinde doğrudan yabancı yatırım çekti. Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel, Grenada‘ya yapılan 300 milyon ABD dolarının üzerinde yatırım ve Karadağ‘ın 230 milyon euroyu aşan doğrudan yatırım almasını da örnek olarak gösterdi. Bu başarılar, şirketin uluslararası arenada nasıl etkili bir rol oynadığını gözler önüne seriyor.
Burak Demirel, sürecin önemli unsurlarından birinin de “ülkenin çekiciliği, aracılara yönelik teşvikler, küresel program tanıtımı ve pazarlama kampanyası” olduğunu vurgulayarak, Henley & Partners‘ın bu kapsamda uluslararası alanda önemli bir deneyime sahip olduğunu belirtti. Türkiye’nin yatırım göçü potansiyelini en üst düzeye çıkarma yönündeki bu girişimler, uluslararası yatırımcıların ilgisini çekmeye devam edecek gibi görünüyor.
