Ferrari, sınırlı üretim politikası ve marka değerini koruma stratejisiyle bilinirken, bu stratejiye rağmen markaya olan talep genç yaş grubunda da hızla artıyor. Ferrari CEO’su Benedetto Vigna, 18 ay öncesine kadar bu oranın yüzde 30 civarında olduğunu hatırlatarak, aradaki değişimin şirket içinde önemli bir gelişme olarak değerlendirildiğini ifade etti.
Gençlerin ilgisi artıyor
Ferrari, uzun bekleme sürelerine ve yüksek fiyatlara rağmen genç kuşaktan büyük ilgi görmeye başladı. Vigna, yaşanan değişimin arkasında ekip çalışmalarının etkili olduğunu vurguladı. Marka için üretim süreçlerinin kasıtlı olarak yavaş ilerlediğini ve bunun alıcı deneyimini şekillendiren bir unsur olduğunu dile getirdi.
Üretim sürecine dair konuşmasında Vigna, Ferrari almak isteyen yaşlı bir müşteriden gelen “İki yıl bekleyemem” talebine, “Bu bir motivasyon” yanıtını verdiğini anlattı. Aynı zamanda 37 yaşındaki başka bir müşteriye de “39 yaşına geldiğinde alırsın” dediğini belirtti. Bu örnekler, markanın üretim felsefesinden ödün vermediğini ortaya koyuyor.
Elektrikli model için tarih belli
Öte yandan şirket, 9 Ekim tarihinde ilk tam elektrikli modelini tanıtmayı planlıyor. Bu model, İtalya’da üretilecek ve 2025 yılı içinde piyasaya sürülmesi bekleniyor. Elektrikli model, şirketin bu yıl tanıtmayı planladığı altı yeni modelden biri olarak öne çıkıyor.
Elektrikli araçlara yönelik talepler hakkında değerlendirme yapan Ferrari CEO’su Benedetto Vigna, bazı müşterilerin sadece elektrikli modellerle ilgilendiğini, bazı müşterilerin ise bu tür araçlara kesinlikle ilgi göstermediğini söyledi. Ancak markanın benimsediği üç yönlü üretim yaklaşımı — içten yanmalı, hibrit ve elektrikli modeller — her tür müşteriye hitap etmeyi hedefliyor.
Sadık müşteri tabanı devam ediyor
Firma, üretim sınırlarını korumaya devam ederek markanın ayrıcalıklı konumunu korumayı sürdürüyor. Şirketin satışlarının büyük bölümü hâlâ mevcut müşterilere yapılıyor. Geçtiğimiz yıl satılan araçların yaklaşık yüzde 75’i daha önce Ferrari sahibi olan kişilere teslim edildi.
Ferrari kurucusu Enzo Ferrari’nin “Piyasanın talep ettiğinden bir eksik üretiriz” sözü, bugün hâlâ şirket stratejisinin temelini oluşturuyor. Bu yaklaşım, bekleme süresini deneyimin bir parçası haline getirerek markanın algısını güçlendiriyor.
