Yapay zekâ destekli çalışan uyum platformu Dosen, sessiz istifa gibi yaygın problemleri çözmek için geliştirdiği sistemle, Affinity Ventures liderliğinde gerçekleştirilen yatırım turunda 2.3 milyon dolar yatırım aldı.
Organizasyonel kopuşa karşı stratejik bir çözüm arayışı
Çalışan bağlılığını artırmayı ve iş performansını yükseltmeyi hedefleyen Dosen, ön tohum yatırım turunda beklenenden yüzde 50 fazla fon toplayarak dikkatleri üzerine çekti. Unshackled Ventures ve Fuel Ventures gibi yatırımcıların da katıldığı bu tur, dağıtık çalışma modelinin yaygınlaştığı bir dönemde çalışan verimliliği ve bağlılığına yönelik araçlara duyulan ihtiyacın arttığını ortaya koyuyor. Şirket, elde edilen kaynakla ürün geliştirme sürecini hızlandırmayı, ekibini genişletmeyi ve özellikle 100’den fazla çalışanı olan, dönüşüm sürecindeki kurumlara yönelik pazar erişimini artırmayı planlıyor.
İşyerinde artan kopukluk, verim kaybına neden oluyor
Dosen‘in geliştirdiği platformun çıkış noktası, işyerlerinde artan bağlılık sorununa karşı çözüm sunma çabası. Güncel araştırmalar, çalışanların yüzde 95’inin şirketlerinin hedeflerinden haberdar olmadığını, yüzde 85’ininse yaptığı işte bir anlam bulamadığını gösteriyor. Bu tablo, çalışanların görevlerine zihinsel olarak uzak kalmasına ve “sessiz istifa” olarak tanımlanan düşük performanslı çalışma biçimine yönelmesine yol açıyor. Hâlihazırda çalışanların yüzde 60’ı, yalnızca gerekli olanı yaptığını belirtiyor. Özellikle uzaktan ve hibrit çalışma modelinin yaygınlaştığı günümüzde, geleneksel üstten aşağı iletişim modelleri yeterli etkiyi sağlayamıyor. Dosen, bu noktada kurumla çalışan arasında güçlü bir bağ kurmayı hedefliyor.
Kurucuların deneyimi iş dünyasının içinden geliyor
Dosen, Los Angeles merkezli üç İrlandalı girişimci tarafından kuruldu: Ronan Wall, Victor Burke ve Cian McCarthy. Üç kurucu da daha önce farklı sektörlerde yüksek büyüme hızına sahip şirketlerde yer aldı. Ronan Wall, daha önce Matchbook.com’un kurucu ortakları arasında yer aldı ve şirketin 2014’teki satış sürecinde aktif rol oynadı. Ayrıca Paddy Power’da COO olarak görev aldı ve şirketin 100’den 5.000 çalışana ulaşmasında katkı sağladı. Ticketmaster‘da da üst düzey yöneticilik deneyimi bulunuyor. Victor Burke, Wilde Irish Gin ve ICP Digital Media gibi girişimlere imza attı. Cian McCarthy ise Pina Gold ve Base Influence gibi girişimlerin kurucusu olarak öne çıkıyor.
Kurucuların deneyimleri, büyük ölçekli yapılarda yaşadıkları iletişim ve amaç kaybı sorunlarının nasıl verimlilik düşüşüne yol açtığını gözlemlemeleriyle Dosen‘in temel fikrini oluşturmuş. Bu tecrübe, yalnızca eğitim değil, aynı zamanda bireysel anlamı ve kurumsal stratejiyi bütünleştiren bir yapı kurma hedefini doğurmuş.
Yapay zekâ ile bireysel değerler şirket hedefleriyle örtüşüyor
Dosen, klasik eğitim platformlarından farklı olarak çalışanların kişisel değerleri, yetenekleri ve hedefleriyle şirketlerin yapıları, rolleri ve amaçları arasında bir bağ kurmayı amaçlıyor. Bu bağ, yapay zekâ temelli sistemlerle sağlanıyor. Şirketin çözümü, çalışanlar için kişiselleştirilmiş öğrenme yolları sunarken, bu yolları şirketin değişen hedefleriyle gerçek zamanlı olarak eşleştiriyor. Ayrıca bilimsel yöntemlerle desteklenen yatırım geri dönüşü (ROI) sunarak hem çalışanların hem şirketlerin kazanmasını hedefliyor. Dosen Kurucusu Victor Burke, sistemin eğitim sürecini ölçeklenebilir hâle getirerek kurumlar için anlamlı bir etki yaratmayı hedeflediğini belirtiyor.
Yatırım sonrası hedef: Daha geniş bir etki alanı
Yeni yatırımın ardından Dosen, ürününü daha da geliştirmeye ve daha fazla organizasyona ulaşmaya hazırlanıyor. İlk kullanıcı geri bildirimlerine göre platform, çalışan bağlılığında, performansta ve elde tutmada olumlu etkiler yaratıyor. Dosen Kurucu Ortağı Ronan Wall, yatırımın ardından yaptığı açıklamada, “Bu yatırım, daha fazla şirkete ulaşmamıza ve ‘sessiz istifa’ eğilimini sona erdirmemize olanak tanıyacak” ifadelerine yer verdi. Cian McCarthy ise ürünün henüz yolun başında olduğunu ve bu yatırımın ardından potansiyelinin daha da ileri taşınacağını ifade etti.
Dosen, işyerindeki amaçsızlığı azaltarak çalışanların kişisel hedefleriyle şirket hedeflerini uyumlandırma vizyonuyla hareket ediyor. Bu yaklaşım, sadece eğitim değil, şirketlerin değişen iş gücü dinamiklerine ayak uydurmasında da stratejik bir araç hâline geliyor.