Charlie Javice, finansal teknoloji girişimi Frank ile JPMorgan‘ı aldattığı gerekçesiyle suçlu bulundu; dava, Elizabeth Holmes süreciyle benzerlik taşıyor.
Frank’in kurucusu Charlie Javice, 175 milyon dolarlık JPMorgan satışındaki sahtekarlık suçlamalarından hüküm giydi
Charlie Javice, üniversite öğrencilerinin devlet burs başvurularını kolaylaştıracağını iddia eden girişimi Frank’in kurucusu olarak, ABD’nin en büyük bankalarından biri olan JPMorgan Chase’i aldatmakla suçlandı. Manhattan federal mahkemesinde beş hafta süren davanın ardından jüri, Javice ve şirketin büyümeden sorumlu yöneticisi Olivier Amar’ı dört ayrı suçlamanın tamamından suçlu buldu. Kararda, banka dolandırıcılığı, elektronik dolandırıcılık ve komplo gibi suçlar yer aldı; bu suçların her biri 30 yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor.
Suçlamalara göre, Javice, JPMorgan’a satış sürecinde şirketin 4 milyondan fazla kullanıcıya sahip olduğunu söyledi; ancak gerçek rakamın yalnızca 300 bin civarında olduğu ve bankaya iletilen kullanıcı listesinin sahte veriler içerdiği ortaya çıktı. Banka, Frank’i 2021 yılında satın almıştı ve kullanıcı sayısındaki büyüme vaadi bu anlaşmanın temel taşlarından biriydi.
Javice, satışın ardından medya tarafından “başarılı kadın girişimci” olarak lanse edilmiş, Forbes 30 Under 30 listesine girmişti. Ancak mahkemede ortaya konan deliller, bu başarı hikayesinin arka planında ciddi bir aldatmaca olduğunu gösterdi.
Sahte veri oluşturma süreci mahkemede detaylı anlatıldı
Davada kilit tanıklardan biri olan Frank’in yazılım mühendisi Patrick Vovor, Javice’in kendisinden sahte kullanıcı verisi üretmesini istediğini, ancak bunun yasal olup olmadığını sorduğunda “turuncu mahkum kıyafetleri giymek istemiyoruz” cevabını aldığını ifade etti. Vovor, bu talebi reddettiğini ve “Ben yasal olmayan hiçbir şeyi yapmam” diyerek şirketteki görevini sınırlı tuttuğunu belirtti.
Javice’in daha sonra eski bir üniversite arkadaşına 18 bin dolar ödeyerek milyonlarca sahte isim oluşturttuğu ve bu sahte verilerin JPMorgan’ın üçüncü taraf veri sağlayıcısına gönderildiği belirtildi. Ancak sağlayıcı şirketin, isimlerin gerçekliğini doğrulamadığı da ifadelere yansıdı.
Charlie Javice’in avukatı Jose Baez: JPMorgan her şeyi biliyordu
Javice’in avukatı Jose Baez, JPMorgan’ın şirketin verilerini bildiğini ve satın alma sürecinde bu bilgilerin şeffaf şekilde paylaşıldığını öne sürdü. Mahkeme sürecinde “JPMorgan doğruyu söylemiyor. Sayıları biliyorlardı” sözleriyle bankanın “pişmanlık” nedeniyle suçlamaları gündeme getirdiğini savundu.
Savunma avukatları, jürinin kararının iptal edilmesi ve beraat kararı verilmesi yönünde yeni bir duruşma talep etti. Yargıç Alvin K. Hellerstein, bu başvuruyu önümüzdeki hafta değerlendireceğini belirtti. Ayrıca Javice ve Amar’ın elektronik kelepçe takıp takmaması gerektiği konusunda da karar verilecek. Javice’in avukatları, müvekkillerinin şu an Pilates eğitmenliği yaptığını ve günde birkaç saat ders verdiğini, bu nedenle cihazın günlük yaşamını olumsuz etkileyeceğini savundu.
Charlie Javice’in başarı hikayesi kısa sürdü
Frank, Javice tarafından Pennsylvania Üniversitesi Wharton İşletme Fakültesi mezuniyetinin ardından kuruldu. Kendi yaşadığı burs başvuru zorluklarından yola çıkan Javice, sistemin karmaşıklığını sadeleştiren bir yazılım geliştirdiklerini iddia etti. Frank, düşük gelirli öğrencilerin başvurularını kolaylaştırmayı ve daha fazla burs almalarını amaçladığını belirterek pazara sunuldu.
Girişim kısa sürede Michael Eisenberg gibi isimlerden yatırım aldı. Ancak JPMorgan’ın satın alma sürecinin ardından yürütülen iç incelemeler, şirketin büyüklüğüyle ilgili sunulan verilerin gerçeği yansıtmadığını ortaya çıkardı.
Karar sonrası açıklama yapan ABD New York Güney Bölgesi Savcısı Matthew Podolsky, “Javice ve Amar, yalan söyleyerek büyük bir kazanç elde edeceklerini düşündüler. Ancak şimdi jüri tarafından suçlu bulundular” dedi.
Temmuz’da ceza açıklanacak
2023 yılında tutuklanan Javice, o tarihten bu yana Florida’da 2 milyon dolar kefaletle serbest şekilde yaşıyor. Amar ile birlikte alacağı ceza, 23 Temmuz’da yapılacak duruşmayla belli olacak. Şirketin çöküşü ve ardından gelen dava süreci, startup dünyasında yatırımcı beklentilerinin yanıltılması halinde doğabilecek ciddi sonuçlara bir örnek daha eklemiş oldu.
Elizabeth Holmes ve Charlie Javice Benzerlikleri:
1. Genç yaşta kurulan ve parlatılan girişimler:
Hem Javice hem de Holmes, prestijli okullardan mezun olduktan sonra “devrim yaratacak” iddiasıyla girişimlerini kurdu.
Elizabeth Holmes, Theranos ile kan testi teknolojisini değiştireceğini söyledi.
Charlie Javice, Frank ile öğrenci burs başvurularını kolaylaştıracağını duyurdu.
2. Yatırımcıları yanıltma:
Her iki isim de şirketlerinin potansiyelini ve verilerini abartılı şekilde gösterdi.
Elizabeth Holmes, cihazının çalıştığını iddia etti ama gerçekte işe yaramıyordu.
Charlie Javice, kullanıcı sayısını milyonlarla ifade etti ama yalnızca yüz binlerle sınırlıydı.
3. Medya desteği ve yükseliş:
İkisi de kısa sürede medya tarafından parlatıldı.
Forbes 30 Under 30 listelerine girdiler.
Televizyon programlarına konuk oldular, yatırımcılarla yakın ilişkiler kurdular.
4. Büyük şirketlerin ilgisi ve çöküş:
Theranos, bir dönem 9 milyar dolar değerlemeye ulaştı.
Frank, JPMorgan tarafından 175 milyon dolara satın alındı.
Her ikisi de sonra şirketlerin iç denetimleriyle çöktü.
5. Ceza süreci:
Elizabeth Holmes, 2022’de 11 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Charlie Javice, 2025 Temmuz’da cezasını alacak ama her suç için 30 yıla kadar hapisle karşı karşıya.
Elizabeth Holmes ve Charlie Javice Farklılıkları:
Elizabeth Holmes, sağlık teknolojisi gibi çok daha hassas bir alanda sahtekarlık yaptı.
Charlie Javice’in alanı finans ve eğitimdi, etkisi daha çok yatırım ve regülasyon boyutluydu.
Elizabeth Holmes, yıllarca süren bir aldatma mekanizması kurdu.
Charlie Javice, doğrudan satış sürecinde sahte veriler sundu; yani zaman açısından daha kısa bir süreç.

Charlie Javice kimdir? Kaç yaşında? Mezuniyeti ne?
Charlie Javice, 14 Mart 1993 tarihinde doğmuş bir Amerikalı iş insanıdır. New York‘un Westchester County bölgesinde büyüyen Javice, eğitimine French-American School of New York‘ta başladı. Üniversite eğitimini University of Pennsylvania‘nın Wharton School‘unda tamamladı ve burada finans ve hukuk alanlarında lisans derecesi aldı. Üniversite yıllarında, öğrencilerin mikro-finans kulüpleri kurmalarına yardımcı olmayı amaçlayan PoverUp adlı çevrimiçi platformu kurdu. Ayrıca, Hillel International‘a bağlı University of Pennsylvania Hillel organizasyonunun yönetim kurulunda görev yaptı.
2016 yılında, Frank adlı girişimi kurarak, öğrencilere finansal yardım başvurularında destek sağlamayı hedefledi. Şirket, öğrencilerin Free Application for Federal Student Aid (FAFSA) başvuru sürecini basitleştirmeyi vadetti. 2021 yılında, JPMorgan Chase, Frank‘i 175 milyon dolar karşılığında satın aldı ve Javice, bankada öğrenci odaklı ürünlerden sorumlu yönetici olarak göreve başladı. Ancak, 2022 yılında, JPMorgan, Javice’in şirketin kullanıcı sayısını abarttığını ve sahte veriler sunduğunu iddia ederek dava açtı.
2023 yılında, Javice ve şirketin büyümeden sorumlu yöneticisi Olivier Amar, menkul kıymet dolandırıcılığı, elektronik dolandırıcılık, banka dolandırıcılığı ve komplo suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Mart 2025‘te, Manhattan federal mahkemesinde beş hafta süren bir davanın ardından, her iki isim de tüm suçlamalardan suçlu bulundu.
Javice, kariyeri boyunca çeşitli ödül ve takdirlere layık görüldü. 2011 yılında, Fast Company tarafından En Yaratıcı 100 İnsan listesinde 99. sırada yer aldı. 2019 yılında ise Forbes‘un 30 Yaş Altı 30 listesine dahil edildi. Ancak, 2023 yılında, aynı yayın tarafından oluşturulan Hall of Shame listesine eklendi.
Javice, Miami, Florida‘da ikamet etmekte olup, Amerikan ve Fransız vatandaşlıklarına sahiptir.