Ayala Corp., Filipinler’in önde gelen fintech girişimlerinden biri olan GCash‘in arkasındaki şirketlerden biri olan Mynt üzerindeki dolaylı payını yeniden yapılandıracak önemli bir anlaşmaya imza attı. Yapılan açıklamaya göre, Ayala Corp.‘un girişim sermayesi şirketi AC Ventures Holding Corp.’un hisselerinin yarısı, Japonya merkezli Mitsubishi Corp.‘a devredildi. Anlaşmanın tutarı 18.4 milyar Filipin pesosu, yani yaklaşık 322 milyon dolar olarak açıklandı.
Ortaklık yapısı eşitleniyor
AC Ventures, dijital cüzdan uygulaması GCash’i işleten G-Xchange Inc. ile mikro kredi sağlayıcısı Fuse Lending’in çatı şirketi olan Mynt’in yüzde 13’lük hissesine sahip. Yeni yapılanma sonucunda, bu yüzde 13’lük hisse iki şirket arasında eşit olarak paylaştırılacak. Böylece, hem Ayala Corp. hem de Mitsubishi Corp., AC Ventures üzerinde yüzde 50 oranında ortaklık hakkına sahip olacak. Anlaşma kapsamında Mitsubishi, AC Ventures’a ait 18 milyon adet adi ve imtiyazlı hisseye abone olacak.
Stratejik katkı beklentisi
Yapılan hisse devri, yalnızca finansal değil, aynı zamanda operasyonel bir iş birliği anlamına da geliyor. Ayala Corp. Başkanı ve CEO’su Cezar Consing, daha önce yaptığı açıklamada, “Mitsubishi’nin girişi, Mynt’e anlamlı bir değer katabilir; bu da Mynt’in 94 milyonu aşkın kayıtlı kullanıcısına önemli bir katkı sunmasını sağlayabilir” demişti. Bu ifade, ortaklığın sadece sermaye desteği değil, aynı zamanda teknolojik ve stratejik deneyim aktarımı da içereceğini gösteriyor.
Filipinler fintech sahnesinde yeni yapılanma
GCash, Filipinler’de en çok kullanılan dijital cüzdanlardan biri. Artan kullanıcı sayısı ve dijital finansal hizmetlere olan ilgi, bu alandaki şirketlerin değerini de artırıyor. Ayala Corp. ile Mitsubishi Corp. arasındaki bu yeni ortaklık yapısı, Mynt‘in bölgede daha rekabetçi bir konumda kalmasını hedefliyor. Ayrıca, Japon şirketlerinin Güneydoğu Asya pazarında fintech odaklı adımlar atmaya başladığının da bir göstergesi.
Bu gelişme, geleneksel şirketlerin dijitalleşme sürecinde yatırım ortaklıklarıyla yeni hamleler yaptığı bir dönemde, Filipinler’in dijital finans altyapısının nasıl şekillendiğine dair önemli bir örnek sunuyor.