İzmir’in köklü tarihine damgasını vuran ve aynı zamanda Atatürk’ün hayatına tanıklık etmiş bir isim olarak öne çıkan Hanri Benazus, 27 Mart 1930 tarihinde İzmir’de dünyaya geldi. Sefarad Yahudisi kökenli bir aileye mensup olan Hanri Benazus’un hayatı, 1492’deki Elhamra Kararnamesi ile İspanya’dan sürgün edilen bir ailenin Osmanlı İmparatorluğu’na göçü ile başladı.
İzmir’in İşgali sırasında Basmane Garı’nda kâtiplik yaparken, gizli Kuvâ-yi Milliyeci İsak Benazus’un oğlu olarak dünyaya gelen Hanri Benazus, genç yaşta işgal kuvvetlerine dair bilgileri cepheye aktarmasıyla tanındı. İlk ve ortaöğrenimini İzmir’de tamamlayan Benazus, 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ü Nazilli Basma Fabrikası’nın açılışında ziyaret etme ve onunla birebir konuşma fırsatını yakaladı.
17 yaşında, Atatürk’ün kompartmanına götürülüp masada karşısına oturtulan genç Hanri, Atatürk’ün tabağındaki leblebileri bitirerek kamuoyunda “Atatürk’ün leblebilerini aşıran çocuk” olarak tanındı. Bu olay, Benazus’un Atatürk’e olan derin hayranlığını ve onunla özel bir anının nasıl hayatının bir parçası haline geldiğini gösteriyordu.
“Atatürk sıradan biri değildi. Zamanında sizin gibi öğrenciydi. O günün şartları onu Mustafa Kemal’den Atatürk’e taşıdı. O, bir öğrenciyken Atatürk olduysa, siz niye olmayasınız? Doktor olacaksan, Atatürk gibi ol; mühendis olacaksan, asker olacaksan, Atatürk gibi ol!”

Atatürk fotoğrafları koleksiyonuna olan ilgisi, Hanri Benazus’un genç yaşlarda başlamıştı. İzmir Atatürk Lisesi’nden mezun olduktan sonra, maddi zorluklar nedeniyle yükseköğrenimini tamamlayamadı ancak iş dünyasına atılarak “Yupi Piliç” adlı firmayı kurarak tavukçuluk sektöründe faaliyet gösterdi. 1988 yılında emekli olduktan sonra ise aktif iş yaşamını sona erdirerek, kendisini tamamen Atatürk’ün izine ve fotoğraflarına adamaya karar verdi.
Hanri Benazus’un en bilinen özelliği, Atatürk fotoğrafları koleksiyonu oldu. 1947 yılından itibaren biriktirdiği 20 binin üzerindeki fotoğraf, sadece Türkiye’nin değil, Yunanistan, Fransa, İngiltere ve ABD gibi ülkelerin arşivlerinden topladığı kopyalarla da dikkat çekiyordu. Bu koleksiyonunu 2021 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağışlayan Benazus, Atatürk’ün farklı yönlerini gösteren ve bilinmeyen anlarını yansıtan fotoğraflarıyla Türkiye’nin hafızasına katkıda bulundu.
“Beni Türklüğe terfi ettiren tek kişiydi Mustafa Kemal Atatürk… Çünkü henüz 7 yaşındayken, sarı, kıvırcık saçlarımı okşayıp adımı sorduğunda Hanri Benazus dedim. ‘Senin adın neden Ali, Ahmet, Mehmet değil de, Hanri?’ demedi. ‘Ne mutlu Türküm’ demenin anlamını o gün öğrendim ben. Onun için Atatürk, benim için ömür boyu rehberim, bitmeyen borcumdur.”
Hanri Benazus, aynı zamanda 1985-1987 yılları arasında Altay Spor Kulübü başkanlığı görevini üstlendi. Fanatizm derecesinde bir Atatürk hayranı olan Benazus, iş yaşamını tamamladıktan sonra bile spora ve toplum hizmetine olan katkılarını sürdürdü.
93 yaşındaki Hanri Benazus, 15 Ocak 2024 tarihinde İzmir’de aramızdan ayrıldı. Ancak bıraktığı miras, sadece Atatürk fotoğrafları koleksiyonu değil, aynı zamanda Türkiye’nin bir parçası olan bir hayat hikayesi ve derin bir Atatürk sevgisi olarak yaşamaya devam edecek.
İzmir’in Mavişehir mahallesinde bir caddeye adı verilen Hanri Benazus, Atatürk’ün izinde yürüdüğü yolu ve ona duyduğu sevgiyi unutulmaz kılıyor. Biz de n24 ailesi olarak Hanri Benazus’a Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz.