ABD hükümeti, Joe Biden liderliğinde, Rusya‘nın Ukrayna‘ya yönelik saldırılarının birinci yıldönümü arifesinde, geniş çaplı yaptırım kararları açıkladı. ABD Ticaret Bakanlığı, Hazine Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ortak açıklamada, aralarında 16 Türk şirketinin de bulunduğu toplam 93 kuruluşa yaptırım uygulanacağı belirtildi. Bu yaptırımlar, Rusya‘nın Ukrayna‘daki savaşına destek veren faaliyetlere karıştıkları iddiasıyla uygulanmakta olup, ayrıca Rus muhalif Aleksey Navalni‘nin tutuklu olduğu cezaevinde ölümüyle bağlantılı olarak da değerlendiriliyor.
Yaptırım kararları kapsamında, ABD Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenen şirketler, “tüzel kişiler listesine” alındı ve ABD merkezli şirketlerin bu kuruluşlara herhangi bir sevkiyat yapması yasaklandı. Bu kararla birlikte, Rusya merkezli 63, Türkiye merkezli 16, Çin merkezli 8 ve Birleşik Arap Emirlikleri merkezli 4 şirket, uluslararası ticarette ciddi kısıtlamalarla karşı karşıya kaldı.
Hazine Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarda ise, sırasıyla yaklaşık 300 ve 250’den fazla kişi ile kuruluşun yaptırım listesine eklendiği duyuruldu. Bu yaptırımlar, Rusya‘nın finansal kurumlarına, Rusya Ulusal Kart Ödeme Sistemi‘ni işleten Mir‘e, ayrıca Rusya‘nın Sibirya ve Baltık Denizi‘nde gerçekleştirdiği sıvılaştırılmış doğal gaz üretim, geliştirme ve işletme projelerine katılan şirketlere yönelikti. Rus metalürji şirketleri de bu yaptırımlardan nasibini aldı.
ABD hükümetinin yaptırımlarının bir diğer önemli hedefi ise, Moskova‘nın yaptırımları aşmasına yardımcı olan yabancı şirketler oldu. Bu bağlamda, Rusya ve İran arasındaki askeri işbirliğine katılan, Kuzey Kore‘den cephane ithalatı yapan şirketler de yaptırım listesine dahil edildi. Rusya‘da nükleer araştırmaların yapıldığı Aleksandrov Teknoloji Araştırma Enstitüsü ve Rusya‘nın silah, cephane ve ilgili malzeme üretimine dahil olan 60 kişi ve kuruluş, ABD tarafından hedef alınan diğer önemli noktalar arasında yer alıyor.
ABD hükümetinin bu kararları, Rusya‘nın ekonomik yapılanmasına ciddi darbe vurmayı hedefliyor. Özellikle finans, enerji ve askeri işbirlikleri gibi kritik alanlarda yapılan yaptırımlar, Rusya‘nın uluslararası arenada izole edilmesine yönelik stratejik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, Rusya‘nın Ukrayna‘daki savaş eylemlerine verdiği destek nedeniyle uluslararası toplum tarafından da baskı altına alınması amaçlanıyor.
Türkiye, Çin ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerden şirketlerin yaptırım listesine dahil edilmesi, bu ülkelerle ABD arasındaki ticari ilişkileri de etkileyebilir. Bu durum, söz konusu ülkelerin Rusya ile olan ekonomik ve siyasi ilişkilerini yeniden değerlendirmelerine neden olabilir. ABD hükümetinin aldığı bu kararlar, Rusya‘ya karşı uluslararası alanda daha geniş bir koalisyon oluşturma çabasının bir parçası olarak görülüyor.
ABD‘nin bu geniş çaplı yaptırım kararları, Rusya‘ya yönelik uluslararası baskıyı artırırken, aynı zamanda Rusya ile işbirliği yapan ülke ve şirketlere de ciddi mesajlar gönderiyor. Bu durum, uluslararası ticaret ve diplomasi açısından yeni gelişmelere ve dengelere yol açabilir.